Trabzon’da çocuk yaşta balkondan düşerek hayata tutunmaya çalışan Hüsnü Aygün’ün hayatı, yıllar boyunca kazalar ve hastalıklarla sınandı. Gençliğinde geçirdiği trafik kazasının akabinde engelli raporuyla iş hayatına atılan Aygün, bu defa de böbrek yetmezliğiyle çaba etmek zorunda kaldı. 1,5 yıl boyunca diyalize giren Aygün, organ bağışı sayesinde yine sıhhatine kavuştu.
Trabzon’da yaşayan 57 yaşındaki Hüsnü Aygün’ün hayatı, çocukluk yıllarından itibaren kuvvetli imtihanlarla geçti. Şimdi 7 yaşındayken balkondan düşerek ağır yaralanan Aygün, ilerleyen yıllarda da sıhhat meseleleriyle gayret etmek zorunda kaldı. 1980 yılında konfeksiyon dükkanında çalışmaya başlayan Aygün, 1984 yılında pazara giderken trafik kazası geçirdi. 8-9 ay boyunca hastanede tedavi gördü. Kaza sonrası aldığı engelli raporuyla 1988 yılında PTT’de işe başladı. 28 yıl aralıksız çalıştıktan sonra emekli oldu ve köyüne dönerek ömrünü sürdürmeye başladı. Bu periyotta böbreklerinde saklı bir sıhhat sorunu olduğu ortaya çıktı. 35 yıl evvel tesadüfen böbreklerinde taş olduğunu öğrenen Aygün, yaklaşık 20 yıl evvel de sol böbreğinin fonksiyonsuz hale geldiği belirlendi. Emekliliğin akabinde köy işlerine yönelen Aygün, 2016’da sol tarafında ağrı hissedince hastaneye başvurdu. Hekimlerin kararıyla sol böbreği ameliyatla alındı. Lakin ameliyatın üzerinden üç hafta geçmeden bu kere şişkinlik ve halsizlik şikayetleriyle tekrar hastaneye başvurdu. Yapılan tetkikler sonrası diyaliz tedavisine başlandı. Evvel Samsun’da organ nakli için müracaatta bulundu, akabinde evrakını Trabzon’a aldırdı. Yaklaşık 1,5 yıl boyunca sistemli olarak diyalize girdi.
Bu süreçte gelen birinci nakil daveti, organın öteki bir hastaya ahenk sağlaması nedeniyle sonuçsuz kaldı. Lakin yalnızca 25 gün sonra ikinci defa hastaneye çağrıldı. Yapılan testler, Sinop’un Ayancık ilçesinde geçirdiği motosiklet kazasında ağır yaralanan 23 yaşındaki genç kızın böbreğinin uyumlu olduğunu ortaya koydu. Yasal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde Organ Nakli Merkezi Sorumlusu Opr. Dr. Coşkun Aydın ve Nefroloji Uzmanı Dr. Murat Altunok tarafından gerçekleştirilen başarılı operasyon sonrası Hüsnü Aygün yine sıhhatine kavuştu.
“7 yaşındayken balkondan düştüm, yaşamaz dediler”
Hayat kıssasını anlatan Hüsnü Aygün, 7 yaşında balkondan düştüğünü söz ederek “7 yaşındayken balkondan düştüm. Yaşamaz dediler. Ankara’da tedavi gördüm. 1 ay tedavi gördükten sonra Trabzon’a geldim. Konuşamamıştım. Doktor okula gitmemi ve mahallede arkadaşlarımla vakit geçirmem gerektiğini söylemiş. 3-4 ay sonra olağana dönmüştüm. 1980 yılında konfeksiyon dükkanında çalışmaya başladım. İş hayatına böylelikle atılmış oldum. 1984 yılında sabah saatlerinde pazara giderken trafik kazası geçirdik. Bu kazada bir kişi hayatını kaybetti. 3 kişi yaralandık. 8-9 ay hastaneye yattım. Engelli raporu verildi. Bu raporla 1988 yılında PTT’de işe girdim. 28 yıl çalıştıktan sonra emekli oldum. Emekli olduktan sonra köy hayatını başladı” dedi.
“Ameliyatım hoş geçti. 3 hafta hiçbir şeyim yoktu. Sonrasında ayaklarım şişmeye başladı”
35 yıl evvel böbreklerinde tesadüfen taş olduğunu öğrendiğini kaydeden Aygün, “Yıllar geçti sancı üzere şeyler olmadı. Bunu düşürdüğümü iddia ettim. Emekli olmadan evvel bir rapor lazım oldu. Hastaneye başvurduğumda tekrardan ultrason istediler. Tekrar bakıldığında taşların yerinde olduğunu tespit ettiler. Kısa bir vakit sonra ameliyat oldum, bir kesimini aldılar. Ortadan bir ay sonra bir operasyon daha oldum. Sonra tekrar bir ay sonra öteki bir operasyon daha yapıldı. Doktor çok fazla taş olduğunu, sol böbreğimin de çalışmadığını söyledi. Sağ böbreğe yüklenmemek için taşları 3 seferde aldıklarını belirtti. 2016 yılında emekli olduktan sonra kendimi köy işlerine verdim. Bir gün sol tarafımda ağrı oldu. Bel fıtığında ötürü olduğunu sandım. Ağrı geçmeyince hekimime gittim. Ultrason çekilince ‘Sol böbreği alalım’ dediler. Ameliyatım hoş geçti. 3 hafta hiçbir şeyim yoktu. Sonrasında ayaklarım şişmeye başladı. Yolda yürürken yaşlı bir insan üzere oldum. Halsizleştim, doktora gittiğimde ‘Normal’ dedi. Diğer bir hekimim vardı onu aradım. Raporlarımı görünce ‘Direk serviste yatacaksın’ dedi. Hastanede tedavi görmeye başladım. ‘Diyalize gireceksin’ dediler ve diyaliz sürecim başladı” diye konuştu.
“En büyük isteğim o aile ile görüşmek”
Diyaliz süreci sonrası böbrek nakli için de müracaatta bulunduğunu tabir eden Aygün, “Samsun’a gittim. Orada da bir hafta kaldım. Böbrek için organ müracaatında bulundum. Ortadan 6 ay geçti. Trabzon’daki Yasal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde de böbrek nakilleri başlamış. Hastaneye giderek müracaatta bulundum. Belgemi buraya aldırdım. 1 ay sonra tekrar hastaneye gittim. Tekrar analizleri yaptırdım. Bu süreçlerden sonra hastaneden beni aradılar. ‘1 böbrek, 4 hasta var gelin’ dediler. 4 kişiyi bir odaya aldılar. Rizeli bir arkadaş vardı ona nasip oldu. 25 gün sonra tekrar telefon geldi. Bu sefer 2 böbrek, 4 hasta olduğunu söylediler. Tekrar hastaneye gittik. Süreçlerin akabinde organların bir adedinin bana uygun olduğunu söylediler. Sinop’ta 22 yaşındaki bir kızımız motosiklet kazası geçiriyor. Samsun’da bir hafta hastanede tedavi gördükten sonra beyin mevti gerçekleşmiş. Aile organlarını bağışlamış. Allah’ım o kızımıza rahmet etsin. Işık içinde yatsın. En büyük isteğim o aile ile görüşmek. Kız kardeşim hafız. ‘O kızımız için hatime başlayalım’ dedim. Allah kimsenin başına vermesin. Bir tarafta hüzün var bir tarafta sevinç var. Ben ikisinin ortasında kaldım. Keşke o kızımız hayatta olsaydı ben keşke o böbreği almasaydım. Artık yeni bir hayata başladım. Her vakit şükrettim. Hiçbir vakit isyan etmedim” tabirlerini kullandı. – TRABZON
About The Author
More Stories
Trabzonspor’un Wagner Pina’sında Kısmi Yırtık Tespit Edildi
Ümit Ulusal Grup Hırvatistan Maçı Hazırlıklarına Başladı
Yaban Hayatı Fotoğrafçısı Alper Tüydeş, Karadeniz’de 172 Kuş Çeşidini Fotoğrafladı